Üniversitemizden, Disleksi Haftası'nda Erken Tanı ve Müdahale Eğitimi
Üniversitemizden, Disleksi Haftası'nda Erken Tanı ve Müdahale Eğitimi
Üniversitemiz Eğitim
Fakültesi Özel Eğitim Topluluğu tarafından, Disleksi Haftası kapsamında
“Dislekside Erken Tanı ve Müdahale” eğitimi düzenlendi. Nurettin Topçu
Konferans Salonu’nda gerçekleşen programın konuğu Ankara Üniversitesi Eğitim
Fakültesi Özel Eğitim Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Cevriye Ergül’dü. Programa
ilimizde görevli tüm rehber öğretmenler, il merkezi destek eğitim odalarında
görevli öğretmenler, akademik ve idari personelimiz ile eğitim fakültesi
öğrencileri katıldı.
Saygı Duruşu ve İstiklal Marşı ile başlayan
program, açılış konuşması ile devam etti. Programın açılış konuşmasını Eğitim
Fakültesi Özel Eğitim Bölüm Başkanı Doç. Dr. Kürşat Öğülmüş yaptı. Doç. Dr.
Kürşat Öğülmüş, bu yıl Özel Eğitim Topluluğunun ilk programını yapmaktan dolayı
duyduğu mutluluğu dilerek getirerek, Prof. Dr. Cevriye Ergül’e programa
teşriflerinden dolayı ve dinleyenlere de katılımlarından dolayı teşekkür etti.
“Dislekside Erken Tanı
ve Müdahale” konulu sunumunu dinleyenlerle paylaşan Prof. Dr. Cevriye Ergül, “Okuma becerilerinin
edinimi çok sayıda bilişsel sürecin etkili bir şekilde kullanılmasını
gerektiren ve çevresel birçok faktörden etkilenen karmaşık bir süreçtir. Bu
süreçlerin herhangi birinde yetersizlik veya çevresel herhangi bir olumsuz
durum söz konusu olduğunda okuma becerilerinin ediniminde problemler
yaşanabilmektedir. İlk okumayı öğrenme sürecinde yaşanan problemlerin sonraki
yıllardaki okuma performansı ve genel akademik başarı üzerinde nasıl bu denli
büyük bir etki oluşturduğuna yönelik en yaygın kabul gören açıklamalardan biri
çocukların başlangıçtaki düşük okuma performansları nedeniyle okuma
deneyimlerinin daha az olmasına ve bu nedenle süreç içerisinde akranları ile
aralarındaki performans farkının giderek büyümesine dayandırılmaktadır. Alanyazında
‘Matthew Etkisi’ olarak tanımlanan bu yaklaşıma göre okuma sürecine kötü bir
başlangıç yapan çocukların zaman içerisinde akranları ile aralarındaki farkın
açıldığı ve akranları daha iyi okuyucular hâline gelirken, bu çocukların
onlarla karşılaştırıldıklarında çok daha geride performans gösterdikleri
belirtilmektedir. Matthew Etkisi aslında ilk olarak ekonomi literatüründe
kullanılmış ‘Zengin zamanla daha da zenginleşir, fakir zamanla daha da
fakirleşir.’ yaklaşımı sonucu ortaya atılmıştır. Eğitim literatüründe ise okuma
başarısı ile ilişkili olarak kullanılmış ve okuma becerilerindeki gittikçe
artan performans farklılıklarının okuma deneyimi ile ilişkili olduğu
vurgulanmıştır. Buna göre, iyi okuyucular okuyabildikleri ve okuduklarını
anladıkları için okumaktan daha çok keyif almakta ve bu nedenle okumaya ilişkin
daha yüksek motivasyon göstererek daha çok okumakta ve okuma deneyimi
kazanmaktadır. Öğrenme güçlüğü olan öğrencilerin hızlı isimlendirme içeren
görevlerde tipik gelişim gösteren akranlarına göre daha yavaş isimlendirme
yaptıkları bulunmuştur. Boylamsal olarak gerçekleştirilen araştırmalarda,
öğrenme güçlüğü olan çocukların erken yaşlarda yaşadıkları hızlı isimlendirme
güçlüklerinin yetişkinlik yıllarında da devam ettiği bulunmuştur. Bu açıdan
hızlı isimlendirme becerilerinin değerlendirilmesi, okuma başarısının
yordanmasına ve başta disleksi olmak üzere öğrenme güçlüğü yaşayan çocukların
ayırt edilmesine ve erken dönemde belirlenmesine yönelik güçlü ve güvenilir
bilgiler sağlamaktadır. Erken dönemde elde edilecek güvenilir bilgiler
çocuklara sağlanacak müdahaleler açısından son derece önemlidir.” şeklinde
konuştu.
Program, Doç. Dr. Kürşat Öğülmüş’ün Prof. Dr. Cevriye Ergül’e plaket ve çiçek verilmesinin ardından toplu fotoğraf çekimi ile sona erdi.